Afşin İlçe Sağlık Müdürlüğü tarafından Ekim Ayı Meme Kanseri Farkındalık Ayı dolayısı ile bir bilgilendirme açıklaması yapıldı.
Afşin İlçe Sağlık Müdürlüğü (KETEM) Birimi Doktorlarından Uzm. Dr. Yüsra Hazal’ın kaleme aldığı yazıyı paylaşıyoruz.
MEME KANSERİ
Ülkemizde ve dünyada kadınlarda en sık görülen ve aynı zamanda en sık ölüme neden olan meme kanseri, meme dokusunda yer alan hücrelerin kontrolsüz çoğalması ile ortaya çıkmaktadır. 4 Şubat 2021’de Dünya Sağlık Teşkilatı, artık meme kanserinin tüm yeni tanı konulan kanserlerin %11.7’si olarak ilk sıraya yükseldiğini duyurmuştur.
Her yıl Ekim ayında düzenlenen “Meme Kanseri Farkındalık Ayı” dünya çapında 2,3 milyon kadını etkileyen hastalığın taranmasını ve önlenmesini teşvik etmeyi amaçlamaktadır. Ekim ayında tüm dünyada yürütülen farkındalık ve bilinçlendirme etkinliklerinde “Pembe Kurdele” teması kullanılmaktadır.
Geçmişte ileri evrede teşhis edilen meme kanseri, günümüzde dünyadaki çalışmalara paralel olarak ülkemizde de Bakanlığımızca yürütülen tarama programlarının etkisi ile daha erken evrede teşhis edilebilmekte ve erken tanı oranlarımızda artış sağlanabilmektedir. En son ulusal kanser istatistiklerimizde yeni tanı alan meme kanserlerinin %48.2’si lokalize kanserler iken, %10.2’si uzak organ tutulumlu kanser olarak bildirilmektedir. Erken evrelerde tespit edilen meme kanserlerinin hem tedavileri daha başarılı olmakta hem de yaşam kalitesi önemli ölçüde artmaktadır.
Meme kanseri birçok faktör nedeniyle ortaya çıkan kronik bir hastalıktır. Tüm invaziv meme tümörleri için değiştirilebilen risk faktörlerine atfedilen risk % 62.8 iken, değiştirilemeyen risk faktörlerine atfedilen risk %37.2 olarak saptanmıştır. Değiştirilebilir risk faktörleri arasında; hareketsiz bir yaşam sürmek, sigara kullanmak, fazla kilolu ya da şişman (obez) olmak, hiç doğum yapmamış olmak, otuz beş yaşından sonra anne olmak, hiç bebek emzirmemiş olmak, menopoz sonrası iki yıldan uzun süreyle hormon ilacı kullanmak , alkol kullanmak yer alır. Değiştirilemeyecek risk faktörleri arasında ise kadın olmak, yaş almak, genetik faktörler, yoğun meme dokusuna sahip olmak, geç menopoza girmek sayılabilir.
Meme kanseri erken dönemde belirti göstermeyebilir. En sık rastlanan belirtisi; memede ağrısız zamanla büyüyen bir kitlenin ele gelmesidir. Memede ya da meme ucunda ağrı ve çekilmeler, memede portakal kabuğu görünümü, tek taraflı meme ucunda akıntı, şekil değişikliği belirtiler arasında olabilmektedir. Bu nedenle memelerin nasıl göründüğünü bilmek meme sağlığı açısından önemlidir. Kadınlarımız 20 yaşından başlayarak her ay düzenli olarak kendi memelerini muayene ettiklerinde memelerinde oluşabilecek en ufak değişikliği erken dönemde fark edebileceklerdir. Her ay düzenli olarak kendi kendine yapılacak meme muayenesine ilave olarak , 40 yaşından itibaren yılda bir kez de doktora meme muayenesi için gidilmelidir. Ülkemizde 40-69 yaş aralığında, yakınması olmayan kadınlarda meme kanserinin erken tanısı için 2 yılda bir mamografi çekilmesi önerilmektedir.
Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı’na bağlı Kanser Erken Teşhis Tarama ve Eğitim Merkezleri (KETEM) ücretsiz meme kanseri taraması yapmanın yanı sıra, kanserin nedenleri ve belirtileri, kanserden korunmanın nasıl mümkün olabileceği konusunda da eğitimler düzenleyerek kadınlarımız için farkındalık geliştirme konusunda büyük rol almaktadır. Aile Sağlığı Merkezleri (ASM) ve Sağlıklı Hayat Merkezleri’ne (SHM) de bilgi almak ve tarama amaçlı başvuru yapılabilmektedir. Tüm değerli kadınlarımızı gerekli bilgileri almak ve erken tanı noktasında taramalarını yaptırmak amacıyla İlçe Sağlık Müdürlüklerimize bekliyoruz.