Yine bir 27 Şubattayız. Bundan on üç yıl önce Erbakan Hocamız vefat etmiş ve daha önce görülmemiş bir kalabalıkla Merkez Efendi Mezarlığına defnedilmişti. Kendisi çok muhterem bir Müslüman, çok değerli bir bilim insanı, ömrünü bütün insanlığın saadeti için vakfetmiş dava ve devlet adamıydı. O nöbetini tastamam tuttu, bizlere devretti ve ahiret yurduna hicret etti.
Erbakan Hocamıza rahmet ve mağfiret dilerken, onun mücadelesini doğru okumak gerektiğini düşünüyorum. Özellikle siyonizmle olan mücadelesi hepimize örnektir. Çünkü siyonizmin nasıl bir tehlike olduğunu ve insanlığın başına ne büyük belalar açacağını en iyi bilen ve bunu her fırsatta tekrar tekrar dile getiren, dile getirmekle de yetinmeyip; alınması gereken önlemleri gösteren ve hayata geçirmeye çalışan kişiydi. Onun ‘siyonistler ancak güçten anlar’ ifadesi, siyonistlere karşı duruşunu gösteren en meşhur sözüdür. Elbette siyonistler bunun farkındaydı. Onu etkisizleştirmek için her yola başvuruyorlardı. Darbeler yaptırlıyor, partileri kapattırılıyor, cezaevine atılıyor, siyasi yasaklı yapılıyor, iftiralara maruz bırakılıyor, yol arkadaşları ayartılıyor ama bunların hiç biri onu davasından alıkoyamıyordu. ‘Partimizin kapatılması tarihin akışında küçük bir noktadır.’ ‘Atımızı alan yolumuzu almadı ya’ ifadeleri onun inancını ve mücadelesinden asla vazgeçmeyeceğini gösteren ifadeleridir. Onun yeni bir dünya ve İslam birliği ideali en önemli ideallerindendir. Irk, mezhep, bölge ayırımı yapmadan bütün müslümanları bir araya getirebilmek için son anına kadar mücadele etmiştir. Bu birlikteliğin başlangıcı olarak sekiz büyük İslam ülkesiyle D-8’i kurmuştur. Bu birliktelik siyonist ve emperyal kapitalistleri oldukça ürkütmüş ve D-8’i akamete uğratmak için harekete geçirmiştir. Neticede birlikteliğe imza atan liderler yönetimden uzaklaştırılmıştır.
Merhum Erbakan’ın manevi kalkınmanın yanında maddi kalkınma, ağır sanayi, İslam ortak pazarı, ortak para birimi gibi idealleri de özelde müslümanların genelde ise bütün insanlığın saadetini amaç edinen ideallerdir.
Merhum Erbakan yeniden büyük Türkiye, yaşanabilir Türkiye idealleriyle de içinde yaşadığı toplumun bütün fertlerini bağrına basan, ülkenin dört bir yanına fabrikalar kuran kişiydi. Bunun için kimseye rezerv koymaz, bütün renklerle bir araya gelir, memleket meselelerini konuşur; yine memleketin faydasına olacak ortaklıklar kurardı. Bu ortaklıklar sayesinde yapılan hizmetler takdire şayandır. Kıbrıs Barış Hareketi, ağır sanayi hamlesi, manevi kalkınma, havuz sistemi, denk bütçe, D-8 hep bu ortaklıkların ürünleridir.
Erbakan Hocamız kendisiyle mücadele eden, hasmane tavır içinde olan, yanından ayrılan kimselere karşı hiçbir zaman olumsuz bir tavır almamış, sadece onlara üzülmüş ve hayır dua etmiştir.
Merhum Erbakan Hocamızın yolundan gitmek ise onun ideallerini gerçekleştirmek için gayret göstermekle olur. Bu da onu iyi ve doğru tanımayı gerektirir. Bunun en kısa yolu da Gazeteci Mustafa Yılmaz’ın derlediği ‘’DAVAM’’ isimli kitabını okumaktır. Rahmet ve özlemle…
*
Ramazan TAHİROĞLU