Malum olduğu üzere, Afşin İlçemiz bir pehlivanlar diyarı, güreşçi yetiştirme okulu ve ya merkezidir.
Her köy düğünü bir güreşi sevdirme. alıştırma veya pehlivan yetiştirme alanları idi.. Her pehlivanımız köy düğünlerinden geçmiş, oralarda göze girmiş beğeni kazanmış, alkışlanarak daha büyük yerlere adım atmışlardır.
Afşin’de ve köylerin de işin gücün bittiği güreşin seyrinin başlamış olduğu anlamına geliyordu. Büyüklerimizden bilhassa güreş erbabından dinlediğimiz dinlemiş olduğumuz pehlivanlık serüvenleri tamamen bu yöndedir.
Dolayısıyla,. merhum Topal Ali’nin anılarını unutmak, merhum Soyer’i geri plana atmak, rahmetli Çapar Eşe Durdu’nun tarihini bilmemek onlara saygısızlık ve güreyi bilmemek olacaktır.
Afşin ve Türkiye’nin medarı iftiharı Bekir Böke’yi yad etmemek, onu rahmetle, dualarla anmamak benimaçımdan zevzekiğin taa kendisi olacaktır.
Hasılı, bu isimleri çoğaltmak mümkündür. Ala ve Kara kardeşleri tanımasam da namları, şanları bizleri doyurmaktadır.
Serdar Böke pehlivanı seyretmek için Afşin’da güreşti ise Afşin’da, Darende’de güreş yaptı ise Darende’ye onu seyretmeye gitmiş olmuştum. Allah uzun ömürler versin!..
Amaa, ne hazindir ki, İlçemiz Afşin’da bu sevda car çekişmeye başlamıştır. çay ocakları dop rolu iken, çamiler boş iken, kahveler pişti yuvası iken, güreş sahasında cinler cirit atmaktadır. Üstad Hayatı ağabeyin deyimi ile ” Eski pehlivanlar neredesiniz?” demekten kendimizi alamıyoruz?
Madem ki, Afşin İlçesi bir kültür merkezidir. Ashab-ı Kehf’i ile, mabedleri ile, tarihi geçmişi, Selçuklu tarihi ile, Osmanlı yapısı ile, Türkiye Cumhuriyeti varlığı ile göz doldurmakta, beğeni kazanmakta o halde bunun hakkını vermek lazımdır.
Tabii ki, bu hususta, Koray Kıraç beyin omuzlarında büyük ve ağır yükler düşmektedir. Son bir kaç seneden beri yıkıma, kırıma uğrayan Afşin Karakucak güreşlerini diriltmek, yeniden canlandırmak ona düşmektedir. Aksi halde, boş verilirse, bu meydanda cinler cirit atacak, inanlar, bilhassa gençler gereksiz yerlerde sporsuz yaşarken, ata sporumuz güreş can çekişmiş olacaktır.
Sayın Başkan Koray bey, yapılacak çok işimiz bulunmaktadır. Tabii ki, tüm bunlar sizin nezaretinizde, kol kanat germenizle yapılacaktır. Örneğin, Afşin-Ashab-ı Kehf arası koşuları, yürüyüşleri, bilgi yarışmaları, şiir yarışmaları, makale yarışmaları sizin himmetinizle mümkün olacaktır!..
Hamdü sena olsun ki, Afşin’da yetişmiş insanlar bulunmaktadır. Afşin Haber Merkezi Müdürü Halil Demir, Avukat Mehmet Turan ve benzeri arkadaşlar bu işe müheyya gönül vermiş arkadaşlardır. Sizden bir çıngı beklenmektedir. Sayın Sefer Turan beyde sanırım sizden işaret beklemektedir.
Netice olarak;
Allah rızası için gür sesiyle Hayati Ağabeyin gür sesi yeniden güreş sahasında sizlerin sayesinde yankılansın.
” Eski pehlivanlar neredesiniz?” sorusu yeniden makes bulsun, bu güzel soruya yeniden cevap verilmiş olsun. Meşhur havamız olan “Kör Oğlu” sesi yeniden çim sahalarında yankılansın.
Diğer taraftan, bu hususta eli kalem tutan bir hayli kahramanımız bulunmaktadır. Mehmet Gören, Harun Çitil, Necati Demir hocalarımız bu işe kollarını sıvayarak bu işin ucundan tutsunlar. Tutsunlar ki, ölmek üzere olan hasta yeniden kendine gelsin ve ” ben daha ölmedim” diye naralasın!…
Rabbimiz!.. Bu güzel dileklerimizi hüsnü kabul buyursun! Selam ve dua ile…
*
Şerafettin Özdemir