Ergün Ertekin başkanı, yani efsane başkan kardeşimi rahmetle anıyor, ruhaniyetine gücüm nisbetinde Fatiha’lar gönderiyor, dualar ediyor, makamının cennet olmasını niyaz ediyorum…
Kadere bakınız ki, Ergün başkan, aramızdan erken, genç yaşta ayrılmış oldu. Daha çok hizmet edecekti, hizmet etmek için aşkı vardı, idealleri bulunuyor, hedef gösteriyordu..
Dolu dolu bir kişiliğe sahipti, boş, avare değil, kültür yüklü bir insandı..Çok okurdu, okuduklarını kitlelere yansıtırdı. Mikrofonlar, kürsüler onun heybetinden korkardı.
Afşin İlçesinde iki devre başkanlık yapmış, daha fazlasını yapmak istiyordu. İlahiyat tedrisatından geçmiş, benim kadar, belki daha fazla Diyanette söz sahibi idi..
Örneğin, Afşin’da hacı uğurlama töreni yapılır, Ergün başkan dolu dolu konuşur, hacı adaylarına moral verir maneviyatlarını yükseltirdi.
Rahmetli Başbuğ Türkeş onu çok çok severdi. Ergün başkanı yarınlara hazırlamış olurdu. Belki de istikbalin Meb’usu, bakanı ve ileri derecede yöneticisi olacaktı.
Ama, kaderi ilahiyyeye bakınız ki, efsane başkanı aramızdan erken almış oldu. Çünkü, yaşamak ne kadar gerçekse ölüm de o kadar açık bir hakikattir. Ayeti kerimede bildirildiği gibi Her canlı bir gün ölümü tadacaktır.
Böylece misafir olarak gelmiş olduğumuz bu fani dünyadan gerçek âleme hakiki hayatımıza dönmüş olacağız. Çünkü, ölümsüz ve ebedî olan ancak Allah’tır. Hayat ve ölüm, insanoğlu için tabi bir hâldir.
Yaşayan bizler bu gerçek karşısında Yüce Allah’a teslim olmalı ve sığınabilmelidir. Ve ölümün Allah’a kavuşmak olduğuna inanmalıdır. Ölüm anlarında şöyle denilmesi dinen doğru olanıdır. ” Biz Allah’a aidiz ve tekrar O’na döneceğiz. Allah’ım! Onu salihlere ilhak et ve neslinin yerine ona yardımcı ol, onu ve bizi din gününde bağışla! Allah’ım! Onun ecrinden bizi mahrum etme, onun arkasından bizi fitneye düşürme!”
Evet, merhum Ergün başkanın arkasından böyle dua ediyoruz. Makamı cennet olsun!.. Çünkü, arkasından güzel izler, namlar, şanlar, methedilecek haslet bırakmıştır.
Diğer taraftan, Ergün başkanın benimle bir irtibatı, dostluğu ve yakınlığı bulunuyordu. Hatta, Hollanda da bir gün telefonum çaldı. Arayan Ergün başkandı. ” İki saate kadar yanına geliyorum. Beni istasyondan al” dedi.
Hakikaten, iki saat sonra, istasyondan alarak Tegelen Teşlikatına geçmiş olduk. Zaten, daha önce haber etmiş olduğum üzere, gençler salonu doldurmuşlardı.
Yemek faslından sonra, hemen vakit geçirmeden proğramı başlattk. Yarım saat benim konuşmamdan sonra, sözü Başkana bıraktım. 1 saat, 1,5 saat konuştu, Yorgun olmasına rağmen mikrofonu bırakmıyordu.
Anılar, hatıralar, yaşanmışlıklar. ülkemiz ve milletimiz düşmanlarından enine boyuna bahsetmesi toplumu etkilemişti. Türk dünyasından, İslam aleminden söz etmesi bizleri bir hayli duygulandırdı.
Hülasa, efsane başkan böyle bir insan idi.. İnanmış olduğu değerlere bihakkın sahip çıkan, ödün vermeyen, ” Bozkurt” tiynetli bir yapıya sahipti.
Yani, efsane başkan iyi bir teşkilat terbiyesi almış, dini bütün, dini değerlerine sadık, ilkeli, metotlu, Afşin için çırpınan, yanıp tutuşan, var gücüyle çalışmış bir insandı. Doğruluğu hususunda şu gerçeği unutmuyorum.
Avrupa da gezmiş, dolaşmış, tanış dostarımızın Afşin’a hizmet için yapmış oldukları yardımları bir liste bütünlüğü içerisinde Belediye dışına herkesin göreceği şekilde liste yaptırarak asmış olduğunu müşahede ettim.
Netice olarak;
Ergün başkan, inanmış, inançlı, hedefli, ileriye gören, düşünen efsane bir başkandı.
Eşi hanım efenhdi de kıymete değer bir Müftünün kızı olması, bir İlahiyatçı olması nedeniyle kendi çocuklarım ve tüm millet çocukları onun doğruluğundan., dürüstlüğünden,. ciddiyetinden söz ederler. Allah hayırlı ömürler versin.
Bizler, ehli müminler olarak İlahi düstura, yanılmaz inanca iman ediyoruz: ” Her canlı, ölümü tadıcıdır. Bir deneme olarak sizi hayırla da şerle de imtihan ederiz. Ve siz, ancak bize döndürüleceksiniz.” ( Enbiya sûresi, âyet 35)
Son sözler olarak, yukarıdan beri anlatıldığı gibi, efsane başkanın dürüstlüğüne, imani, ilkeli yaşayışına şahitlik ediyor, makamının cennet olmasını, komşularının Rasulullah (sav) ve sahabe-i kiram olmasını niyaz ediyoruz. Selam ve dua ile…
*
Şerafettin Özdemir
