Afşin İlçe Sağlık Müdürü Uzm. Dr.Mehmet Boz, Afşin Haber Merkezine yaptığı açıklamada, Lösemili Çocuklar Haftası bir farkındalık haftasıdır. Çocukların bu hastalık hakkında bilinçlenmesi, korkmaması, hasta olan kişiden çekinmemesi amaç edinilmiştir. Bunun yanı sıra lösemi, bulaşıcı bir hastalık değildir. Lösemi hastası olan insanların taktıkları maskeler, hastalığın bulaşmasını önlemek amacı ile değil hasta kişinin çevreden mikrop kapmamasını sağlamak amacı iledir.
Lösemiye karşı büyükten küçüğe herkes bilinçlendirilmelidir. Bu amaçla Kurum hekimlerimizden Dr. Hatice Turpçu tarafından hazırlanan yazı okurlara sunulmuştur. Lösemi oluşumunu engellemek mümkün değildir ancak aşağıdaki tabloda belirtilen hususlara dikkat edilirse risk azaltılabilir dedi.
İşte o yazı;
–
2-8 Kasım Lösemili Çocuklar Haftası
Her yıl kasım ayının ilk haftası olan “2-8 Kasım Haftası” “Lösemili Çocuklar Haftası” olarak, çocuklarda gözlenen Lösemi (kan kanseri) ne dikkatleri çekmek, erken teşhisin önemini vurgulamak ve hastalıkla ilgili farkındalık yaratmak amacıyla çeşitli etkinliklerle organizasyonlar yapılmaktadır. Çocukluk yaş grubunda en sıklıkla görülen kanser türlerinin başında “kan kanseri” olarak da ifade edilebilen “lösemi” hastalığı yer almaktadır.Lösemi (kan kanseri) kemik iliğinde üretilen kan hücrelerinin kontrolsüz şekilde çoğalmasıyla ortaya çıkan önemli bir kanser türüdür. Löseminin sebebi tam olarak bilinmese de bu hastalığa olumsuz etki yapan ve hastalığın oluşmasında rol oynayabilen faktörler bulunmaktadır. Bu faktörler içerisinde bazı kromozomal hastalıklar, genetik yatkınlıklar, bazı viral enfeksiyonlar, yüksek doz radyasyona ve benzen türü kimyasal maddelere maruz kalmak gibi etkenler yer almaktadır. Son yıllarda yapılan bazı çalışmalarda gebelik sırasında sigara içen annelerin çocuklarında artmış lösemi sıklığı saptanmıştır.Lösemiler çocukluk çağındaki kanser vakalarının yaklaşık %30’unu oluşturarak sıklık sıralamasında birinci sırada yer almaktadırlar. Lösemiler, akut ve kronik olmak üzere iki ana grup üzerinden sınıflandırılırlar. Akut lösemiler, bölünme hızları yüksek ve hızlı ilerleyebilen hastalıklardır. Hızla tedaviye başlanılması gereklidir. Bunun yanında tedaviye olan yanıtları da o oranda yüksektir. Kronik lösemiler ise yavaş seyirli ve tedavi yanıtları akut olanlara göre daha yavaştır. Daha sıklıkla ileri yaş hastalığı olarak bilinirler
Löseminin belirtileri ise şöyledir kansızlık(anemi), enfeksiyonlara yatkınlık ,sık sık hastalanma, ateş, çeşitli kanamalar (burun kanaması, diş eti kanamaları, cilt altı kanaması gibi),ciltte sık sık çürükler ,kesik oluştuğunda kanamanın güçlükle durdurulması, iştahsızlık ,kilo kaybı ,dalakta karaciğerde büyüme ,ciltte ele gelen yumrular, halsizlik ,solukluk, çabuk yorulma, çarpıntı, kemik ve eklemlerde ağrı, şişlik, hareket kısıtlılığı diyebiliriz. Belirtilerin var olması halinde bir hekim tarafından kontrol edilerek olası nedenin saptanması ve tedavinin düzenlenmesi önemlidir.
Günümüzde çocukluk çağı lösemileri %80 oranında tedavi edilebilmektedir. Hastalık, ülkemizde de başarı ile tedavi edilmekte olup tedavi başarısı diğer dünya ülkelerinden farklılık göstermemektedir. Lösemi kemoterapi(ilaç tedavisi) ile tedavi edilmektedir. Gerekli olduğu durumlarda kemik iliği nakli, radyoterapi(ışın tedavisi) gibi tedaviler de kullanılmaktadır.
Çocuklarda lösemi tedavisi devletin güvencesi altında olup ücretsiz yapılmaktadır. Devletimiz lösemili çocuklara yapılan tüm harcamaları kurum kimliği ya da statüsü gözetilmeksizin (devlet hastanesi, üniversite hastanesi veya özel hastanelerde) karşılamakta ve geri ödemektedir. Çağdaş tedavinin gerektirdiği tüm ilaçlar ve kemik iliği nakli dahil tüm tedavi giderleri devletçe karşılanmaktadır.
*
Dr.Hatice Turpçu
İlçe Sağlık Müdürlüğü